Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Binnur Balantekin
Ekleyen 4 Ekim 2020 2 dk.

Keratosis pilaris, genellikle üst kollarda, uylukta, yüzde, kalçada veya sırtta görülen, kuru, pürüzlü noktalar ile küçük şişkinliklere neden olan zararsız bir cilt durumudur. Türkçe "hastalık" demek tam olarak doğru olmaz, İngilizce "condition" (durum) terimi kullanılıyor. Evrimsel tıp açısından baktığımızda "hastalık, sendrom, rahatsızlık, varyasyon" gibi terimleri tanımlamak oldukça zor.

Keratosis pilaris, ciltte keratin maddesinin çoğalması sonucunda oluşur. Keratin, cildi enfeksiyonlardan korur ve cilt hücrelerinin fonksiyonlarını doğru yapmasını sağlayan bir proteindir. Keratin, kıl folikülünün açılmasını engeller. Keratosis pilaris, bu kanalların keratin ve ölü deri ile birlikte tıkanması sonucu gelişir. Genellikle birçok tıkanmış noktalar ve pürüzlü cilt lekelerine neden olur. Kışın noktaların sayısında artış gözlemlenir. Bunun sebebi kış aylarında nemin azalması ve cildin kurumasıdır.

63
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Meriç Öztürk
Meriç Öztürk
320K UP
Çeviren 22 Nisan 2015 2 dk.

Amazon ormanının derinliklerinde bulunan Yanomami köyü, Batılı kültürü reddediyor. Köylüler üzerlerinden geçen helikopterleri görüyor olsa da bazı gruplar Batılılarla iletişim kurmadı ve onların modern yaşantılarıyla henüz tanışmadı. Bu tarz gruplar üzerinde yapılan çalışmalar sonucu yayınlanan makaleye göre, modern yaşam tarzımız vücudumuzda bazı değişimler yaratıyor. 

Vücudumuzun her yüzeyinde yer alan bakteri ekosistemi sağlımız üzerinde çok etkili. Bu mikrobiyom, bağışıklık sistemimizden davranışlarımıza kadar birçok yönden bizleri etkiliyor. Tabii ki mikrobiyal ekosistem bizleri hasta da ediyor. 

13
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 12 Ocak 2014 24 dk.

Penis, yapı ve görevi itibariyle tüm zamanların en ilgi çeken organları arasında yer almaktadır. Kültürel bir tabu haline getirilmiş olmasından ötürü, dalak ya da pankreas hakkında konuşurken kimsenin yüzü kızarmasa da, penis hakkında konuşurken kıkırdamalar, utanıp bozarmalar ve benzeri duygu ve davranışlar oldukça yaygındır. Halbuki, ortalama bir insan söz konusu olduğunda, vücudumuzun kütlece binde 2'sini, yani %0.2'sini oluşturan, kemiksiz, sıklıkla kanla dolarak şişen, damar ve sinir yığını olan bu organ hakkında bahsederken de, en az saçlarımız ya da parmaklarımız ile ilgili konuşurken olduğu kadar rahat olabilmeliyiz.

Dahası, merak etmiyoruz da değil! Bize en sık gelen sorular, cinsellik ve üreme organlarıyla ilgili sorular oluyor. Bu da çok normal; çünkü var oluşumuzu bu organlara ve sistemlere borçluyuz. Örneğin vajina ile ilgili bilmeniz gereken her şeye buradaki yazımızda yer vermiştik. Bu yazıda da penise bir bakış atalım.

208
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ufuk Derin
Aktaran 4 gün önce 3 dk.

Kuzey Amerika’nın devasa tatlı su kütleleri olan Büyük Göller, yüzyıllardır hem gemilere hem de insanlara mezar oldu. Sayıların tam olarak bilinmesi mümkün olmasa da ancak tarihçiler 17. yüzyıldan bu yana yaklaşık 6.000 geminin battığını ve 25.000 ila 30.000 kişinin boğularak can verdiğini tahmin ediyor. Uzmanlar, bu belirsizliğe rağmen 8 Eylül 1860 tarihinde, Chicago’nun kuzeyinde Michigan Gölü üzerinde seyreden Lady Elgin isimli buharlı yolcu gemisinin başka bir gemiyle çarpıştığı, belgelenmiş en ölümcül gemi kazasını inceliyor. Olay sonucunda 300'den fazla kişi hayatını kaybetti. Bu olay, dönemin kültürel hafızasına derinlemesine kazındı halk şarkılarına ilham oldu.

Lady Elgin'in çürümeye yüz tutmuş enkazı Michigan Gölü'nde dağılmış halde yatarken şaşırtıcı derecede iyi korunmuş bir eser yeniden gün yüzüne çıktı. Böylece yaklaşık 165 yıl sonra, som altından yapılmış bir cep saati, bu vapurun kurbanlarından birinin ailesine geri dönmüş oldu.

2
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Aslı Eroğlu
Aslı Eroğlu
23K UP
Çeviren 12 Eylül 2018 12 dk.

Benzer türler kısıtlı kaynaklardan genellikle farklı şekillerde yararlanırlar. Bu şekilde bir kaynak paylaşımı, görünüşte birbirine benzeyen türlerin rekabet yoluyla birbirlerinin yok olmasına sebep olmadan aynı ekolojik toplulukta nasıl bir arada yaşayabildiklerini açıklamamıza yardımcı olur. Türler arasındaki kaynak paylaşımını anlamak, hala hayatta olan türlerinin sayısındaki azalmanın ekosistemin işleyişini nasıl etkileyeceğini tahmin etmemize yardımcı olabilir.

Dünya'daki yaşamın en çarpıcı özelliklerinden biri inanılmaz çeşitliliğidir. Aslına bakılırsa Dünya'da yaşayan o kadar çok tür vardır ki, yüzyıllardır farklı ekosistemleri incelememize, yeni türler tanımlamamıza ve onları sınıflandırmamıza rağmen türlerin toplam sayısını hala bilmiyoruz. Tahminler Dünya'da 5 ila 30 milyon tür yaşadığını öne sürüyor fakat biz henüz sadece 2 milyonluk bir kısmı (en kolay göze çarpanları!) adlandırdık ve tanımladık. Ekolojik toplulukların her biri inanılamayacak sayıda türe ev sahipliği yapabilir. Örneğin Fiji veya Hawaii'deki bir resif üzerinde 100'e yakın farklı mercan türünün ya da aynı mercanlar arasında barınan veya beslenen 150'ye yakın balık türünün bir arada yaşaması sıkça rastlanan bir olaydır. Bu biyoçeşitliliği yalnızca tropikal cennetlerde gözlemleyebileceğinizi düşünmeyin. Bir dahaki sefere işe veya okula giderken yanından geçtiğiniz parktaki kuş türlerine ya da bir hafta sonu arkadaşlarınızla pikniğe gittiğiniz göletteki balık türlerine daha yakından bakarsanız pek çok farklı türün yaşadığını fark edebilirsiniz.

80
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 8 Nisan 2021 20 dk.

Sekreter Problemi, Eş Seçme Problemi, Evlilik Problemi, Googol Problemi veya İş Görüşmesi Problemi gibi çok sayıda isimle anılan bir problem, belli bir pozisyona (eş, çalışan, patron, satıcı, alıcı, vs.), içindeki eleman sayısı belli olan bir aday havuzu içinden, en iyi (uygun, kaliteli, vs.) adayı alma ihtimalimizi en yükseğe çıkarmak (maksimize etmek) için, arayışımızı hangi noktada sonlandırmamız gerektiği konusunda bize matematiksel bir ipucu veren, önemli bir problemdir. İlk etapta bir pozisyona en uygun adayı almak için, tüm adaylarla görüşme yapıp, en iyisini çağırmayı önerebilirsiniz. Bu bir yöntemdir; ancak bazı durumlarda bu yaklaşımı kullanmanız mümkün değildir.

Aslında bu yazıda söz edeceğimiz yöntemi, hayatınıza çok farklı şekillerde de adapte edebilirsiniz. Bir ürün için en iyi alıcıyı veya satıcıyı bulmaya çalışırken, işyerinize eleman alırken, kendinize en iyi işi bulmaya çalışırken veya çok sayıda tercih arasından karar vermeye çalışırken... Ama biz bu yazıda, evleneceğimiz kişiye karar verme üzerinden gideceğiz, çünkü bu örnek hem daha eğlenceli, hem de bahsedeceğimiz yöntemin şartlarına biraz daha uyuyor. Şimdi, tüm adayları test edip de en iyisine geri dönmenizin mümkün olmadığı bir durumu tanımlayarak başlayalım.

34
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Can Demirci
Seslendiren 29 Nisan 2024 10:16
Descartes, genellikle ve haklı olarak, klasik felsefeden modern felsefeye geçişte en önemli kişilik olarak kabul edilmektedir; bu, ortaya koyduğu öğretisinin...
29
Mehmet Emre Demir
Çeviren 2 Kasım
Satürn, Dünya'daki bir gecede gökyüzünde parlıyor. Güneş Sistemi'nin dış kısmında yer alan gaz devi gezegen ve güzel halkalarının teleskop görüntüleri, sıkça yıldız gözlem etkinliklerinin gözdesi oluyor. Ancak, Dünya yakınlarından Satürn'ün halkalarının ve karanlık tarafının bu muhteşem görüntüsünü yakalamak mümkün değildir. Güneş Sistemi'nden bakan teleskoplar yalnızca Satürn'ün aydınlık yüzünü görebilir.  Bu incecik aydınlık hilal şeklindeki Satürn'ün ve gece gölgesinin onun geniş ve karmaşık halka sistemi üzerinde bıraktığı bu görüntü, Cassini uzay aracı tarafından çekildi. Dünya'dan gönderilen bir robot uzay aracı olan Cassini, 13 yıl boyunca Satürn’ün yörüngesinde gözlemler yapmış ve 15 Eylül 2017’de gaz devinin atmosferine dalacak şekilde yönlendirilmiştir. Bu etkileyici mozaik görüntü, Cassini’nin geniş açılı kamerası tarafından son dalışından yalnızca iki gün önce kaydedilen görüntüler ile oluşturulmuştur. Başka bir uzay aracı Satürn'de bu gözlemleri tekrar yapana kadar, Satürn'ün gecesini bir daha göremeyeceğiz
3
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yasemin Akın
Çeviren 17 Şubat 2021 19 dk.

Birçok virüs, yüksek evrimleşme hızına sahiptir. Bu yüksek evrimleşme hızı, büyük popülasyon boyutlarına, kısa çoğalma sürelerine ve virüslerin mutasyon hızı bağlıdır. Özellikle mutasyon oranı, taksonlar arasındaki evrimleşme oranının önemli bir belirleyicisidir. Virüs bağlamında mutasyon oranı, viral genomun replikasyonu sırasında yapılan hataların oranıdır. Bu, bir popülasyonda mutasyonların sabitlendiği veya tüm bireylerde bu mutasyonun mevcut olduğu oran olan sabitlenme (İng: "substitution") oranının tersidir. Bir yavru popülasyonda üretilen genetik çeşitlilik miktarını tahmin etmek için mutasyon oranları kullanılırken, belirli bir soy ya da takson için evrim oranını tahmin etmek için sabitlenme oranı kullanılır.

Popülasyon genetiğinde önemli bir parametre, nükleotid bölge başına mutasyon oranının ve genom boyutunun bir ürünü olan genomik mutasyon oranıdır. Genomik mutasyon oranı, her yavrunun ebeveyn genomuna kıyasla sahip olacağı ortalama mutasyon sayısını belirtir. DNA virüsleri tipik olarak, bir hücre enfeksiyonuna (İng: "cell infection", "c") düşen nükleotid bölgesi (İng: "nucleotide", "n") başına sabitlenme (s/n/c) ölçeğinde, 10-8-10-6 sabitlenme düzeyinde bir mutasyon oranına sahiptir. Bununla birlikte RNA virüsleri 10-6-10-4 s/n/c arasında değişen daha yüksek mutasyon oranlarına sahiptir. Taksonomik alana bağlı olarak değişen oranlara rağmen daha küçük genomlu türler, genomik mutasyon hızları ve genom boyutları arasında negatif bir korelasyon sergiler. Öyle ki genom başına mutasyon oranları nispeten sabittir.

82
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Enes Ayaz
Enes Ayaz
53K UP
Elektrik muhendisiyim 12 Ağustos 2023 Sen de Cevap Ver

Benim teorime göre; foton gibi kuantalar zaman kavramının dışında oldukları için hiçbir zaman kavramının içinden ölçüm yapılamaz çünkü çift yarık deneyindeki gibi zamanın içinden ölçülen fotonlar dalga formundan parçacık formuna dönüşür. Aslında ölçüm yaptığımız sırada bir nevi fotona şu saat şu dakika şu saniye şu noktada bulun ki seni ölçe bileyim yani belirsizlik ilkesine karşı çıkıyoruz. Buda fotonları zamanın içine alıyor.Bu sorunun cevabı şu şekilde verilebilir eğer sende zamanın ve uzayın dışında böyle bir deney yaparsan foton gittiği yönde ışık hızında gider sen de gittiğin yönden ışık hızında gidersin çünkü uzayın dışında hareket olduğu için herhangi bir referans noktası olamayacağından ikinizin hızı ışık hızında olur ancak. Uzayın dışında dediğim şey şudur fotonlar uzayı hiçbir şekilde bükemezler aslında fotonlar uzayın içinde olduğu şeyin içinde hareket ederler. Yani uzayın içinde hareket etselerdi azda olsa uzayı bükerlerdi.

neyse benim teorim böyle doğru mu yanlış mı ben de bilmiyorum.

Tüm Reklamları Kapat

Kaynaklar

  1. E. Ayaz. Çift Yarık Deneyi. (10 Ağustos 2023). Alındığı Tarih: 12 Ağustos 2023. Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı
Bu cevap, soru sahibi tarafından en iyi cevap seçilmiştir. Ancak bu, cevabın doğru olduğunu garanti etmez.
4
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Gözlemi
Alim Alim
Gözlemi Yapan 3 gün önce Türkiye, Balıkesir
Telefona bakarken yukarıdan ağ örüp masama gelmiş. Şimdi ona bir teraryum yapıcam ve bir kaç hafta misafirim olucak.
1
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Ahmet Ensar Artun
İnceleyen8 6 gün önce
Deniz altında ve gökyüzünde geçen sahnelerde empati yeteneğimi sonuna kadar kullandığım için içim daraldı 😅 Ancak gerek prodüksiyon gerek oyunculum gerek senaryo olsun benden 7-8 arasında bir puan aldı. İzlenmesini kesinlikle tavsiye ediyorum.
6.0/10
(5 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Mission: Impossible - The Final Reckoning
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
5
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yani aslında yaşam şartlarımızın bize dayatmadığı kas stresini yapay olarak kaslarımıza dayatmanın bizden sonra gelecek olan ve belki de bizim yaptığımızı yapmayacak olan torunlarımız üzerinde negatif bir etkisi olur mu sonuçta hala Evrim devam ediyor yaşam Şeklimiz ve çevre koşulları bu süreci şekillendiriyor ve gitgide daha da tembelleşiyoruz.
109 görüntülenme
1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Avj Tr
öğrenciyim ve daha üniversiteye bile gitmedim. 4 gün önce Sen de Cevap Ver

**"Bu gerçekten güzel bir soru. Gerçekten de, evrenle statik bir ilişkiye sahip her madde, enerji korunumu ilkesine uymak zorundadır. Ancak yerçekimi, doğrudan bir enerji olmaktan ziyade, uzay-zamanın kütle ve enerji nedeniyle bükülmesidir. Bunu zihninde canlandırmak için sıkça kullanılan bir benzetme vardır: uzay-zamanı bir çarşaf gibi düşünüp, kütleli cisimleri — örneğin gezegenleri — bu çarşafın ortasına konmuş bir top gibi hayal edebilirsin.

Umarım bu yazı sorunu doğru bir şekilde cevaplayabilir. İyi günler!

Tüm Reklamları Kapat

1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Bulutların Üzerinde Aurora

Auroralar genellikle bulutların üzerinde ortaya çıkar. Aurora parıltısı, Güneş’ten fırlatılan ve hızlı hareket eden parçacıkların Dünya manyetosferine çarpmasıyla oluşur. Bu yüklü parçacıklar Dünya‘nın manyetik alanı boyunca sarmal bir şekilde hareket ederek, Dünya atmosferinin yükseklerinde bulunan atomlara ve moleküllere çarpar. Örneğin bir oksijen atomu, bunun gibi bir çarpışmadan sonra enerji kazanarak, yaygın olarak auroralar tarafından yayılan yeşil renkte ışık saçacaktır. Bir auroranın en aşağıda bulunan kısmı genellikle atmosferin 100 kilometre yukarısında ortaya çıkarken, çoğu bulut yaklaşık 10 kilometrenin aşağısında oluşur. Bulutların ve auroraların göreceli yükseklikleri, 2015 yılında İzlanda‘nın Dyrholaey kentinde çekilen görselde açık bir biçimde görülmektedir. Orada azimli bir astrofotoğrafçı, bir deniz feneri üzerinde aurora yakalayabilmek için şiddetli rüzgarlara ve ilk başta bulutlu olan gökyüzüne karşı dayandı. En sonunda şans eseri ortaya çıkan uzun merceksi bulutları da gösteren bu kareyi yakaladı.

30 Mayıs 2021 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görsel Kaynağı ve Telif Hakkı: Daniele Boffelli
Çeviren: Seda Baştürk
Çeviri Editörü: Eda Alparslan

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Evrim Ağacı Akademi

Evrim Ağacı Akademi'yi kullanarak kendini Astronomi & Kozmoloji konusunda geliştirebilirsin.

Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close